Yükleniyor...
Kiptaş Konutları. Eyüp/İstanbul

Dünya’nın yeni Savaş Stratejisi : Biyolojik Silah Savaşları

Turcomoney Mart 2019 Selin’den köşem


Günümüzün savaşları tarihte de birçok örneğini yaşadığımız gibi Biyolojik Silah – Biyolojik Virüsler ile gerçekleşiyor. Bu yazımızda son yılların en yüksek oranlı ölümlerine sebep olan ve ilk olarak Fransa’da başlayan Domuz Gribini inceleyelim.

Kuş gribi ve domuz gribinin neden olduğu ölümlere baktığımızda, sadece son 2 haftada Fransa’da 2.800 ölüme ulaştı. Peki neden karantinalar devrede değil? Neden ulaşım ve turizm şirketleri halen bir önlem almış değil? Dünya Sağlık Örgütü tüm dünya vatandaşlarını neden uyarmıyor?


Bu güne kadar uzun yıllardır benzer bir salgın virüsü nasıl oluyor da ilk defa bir Avrupa ülkesinde çıkıyor? Zamanında 72 kişinin ölümüne olan grip için karantinalar başlatılmışken, acaba dünya liderleri bu virüsü kontrol altına almak için neyi bekliyor? Dünya nüfusu arttıkça, ülkeler hatta kıtalar arası ulaşım hızlandıkça ve kapitalizm insanlığı esir almaya devam ettikçe toplu ölümlerde artış ve doğa olaylarında hızla değişim büyüyerek devam edecek görünüyor. Günümüzün savaşları tarihte de bir çok örneğini yaşadığımız gibi Biyolojik silah – Biyolojik Virüsler ile gerçekleşmekte.

Şöyle bir yakın geçmişe göz atalım ve bugün yaşanan uzun yılların en yüksek oranında ölümlere sebep olan Fransa’da başlayan Domuz Gribine gelelim.


1997 Kuş Gribi

En yakın iki pandemi tehdidi 1997 ve 1999 yıllarında gelişti. 1997’de en azından birkaç yüz kişi Hong Kong’da kuş A/H5N1 influenza virüsü ile enfekte oldu ve 18 kişi hastaneye yattı. Hastaneye yatanların 6’sı öldü.

2003 Kuş Gribi yine ilk Hong Kong’da görülüp, Türkiye’yi de içine alarak tüm küçük işletmelerin serbest gezen tavukları ve kümes hayvancılığını adeta yok edilmesine sebep oldu. O dönemde koruma amaçlı uygulamaya alınan karantinaları, havaalanlarında ısı ölçerler ile insanların seyahat ettikleri ülkede vücut ısı kontrol cihazlarına girdiğini hatırlıyorsunuzdur. Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre 2003-2008 yılları arasında Kuş Gribi’ nin Dünya’daki insan sağlığı açısından bilançosu, 15 ülkede toplam 387 insan vakası ve 245 insan ölümü şeklinde olmuştur. 


Rakamsal Verilerle Türkiye’de Kuş Gribi

Ülkemizde Kuş Gribi ilk defa, 05 Ekim 2005 yılında, Balıkesir İli Manyas İlçesi Kızıksa Beldesinde tespit edilmiştir. 2006 yılı itibariyle toplam 54 il hastalıktan etkilenmiştir. 2006 yılı salgınında kanatlı itlaf tazminatı olarak yaklaşık 28.150.000 TL, malzeme alımı ve diğer ihtiyaçlar için 3.600.000 TL olmak üzere, toplam kamu maliyeti yaklaşık 31.750.000 TL olmuştur. 2007 yılında toplam  2 ilde Kuş gribi vakası görülmüştür. 27.190 muhtelif kanatlı hayvan itlaf edilerek toplam 318.000 YTL tazminat ödemesi yapılmıştır. 2008 yılında görülen 5 ildeki 7 Kuş Gribi vakalarında belirlenen tazminat tutarı ise 7477 kanatlı için 46.430 TL dir.


2009 YILINDAKİ DOMUZ GRİBİ SALGINI

İlk vakanın Meksika’da görüldüğü Domuz Gribi (İnfluenza A H1N1 virüsü), kuş ve insan grip virüslerinden bir parça alarak büyük bir değişime uğramış olduğundan, bağışıklık sisteminin tanımadığı ve bu yüzden kıtalar arası salgın yapma potansiyeli olan bir virüs olarak açıklandı. Hükümette yaşanan dönemin Domuz Gribi Aşısı yaptırma krizini de hatırlatmak isterim. Sağlık bakanımızın aşı olmayı düşünüyorum demesinin üzerine Başbakanımız “Aşı olmayı düşünmüyorum” demesi ile halk arasında aşı krizi hızla çelişkiye dönüştü.

Dönemin Sağlık Bakanı Sayın Akdağ domuz gribi aşısının Türkiye’ye maliyetini “3 firmayla grip anlaşması kapsamında toplam 43 milyon doz aşı bağlantısı yaptık. Sipariş edilen 43 milyon doz aşının tamamının alınması durumunda 220 milyon euro ödeme yapılacak” dediği demeçleri yayınlandı.

Sadece Amerika’da bile 100 milyar Dolar olduğu düşünülen pazarın tüm dünyada trilyon dolarlara ulaşacağı ön görülüyordu. Tabi ki tüm bu süreçten aşı üretimini yapan ilaç firmaları kazanç sağlarken, başta ulaşım ve turizm sektörlerinin büyük kayıplar vermesine sebep oldu. 09 Ocak 2010 tarihinde memurlar.com sitesinde: Prof. Dr. Recep Akdur, “gerçekçi olmayan salgın paniklerinin dünyaya ve insanlığa çok pahalıya mal olduğunu” ifade ederek, “Kuş gribi dünyaya 2.2 trilyon dolara mal oldu, domuz gribinin ise 4.4 trilyon dolara mal olacağı hesaplanıyor” diye açıklama yapmıştı.

Dünya Sağlık Örgütü, H1N1(Domuz Gribi) ’nin 16 Mayıs 2009 tarihi itibariyle 36 ülkeye yayıldığı, 8451 kişiyi hastalandırdığı, laboratuvar olarak doğrulanmış bu hastalardan 72 kişinin öldüğünü bildirilmiştir. Ölüm tablosuna baktığımız zaman domuz gribinden ölenlerin sayısı on binde 2-3 seviyesinde, diğer griplerden ölenlerin sayısı ise binde 1 civarında. Yani bu kadar panik ve aşı satışı hangi stratejik amaca hizmet etmiştir, düşünmek lazım!

Gelelim günümüze, 21 Şubat 2019 tarihinde Fransa Halk Sağlığından yapılan açıklamada, son 2 haftada 25 bin kişinin grip nedeniyle hastanelere başvurduğu belirtildi. Fransa’da, kış mevsiminde “H3N2” virüsünün sebep olduğu Domuz grip salgınında 2 bin 800 kişinin hayatını kaybettiği bildirildi. (kaynak:www.hurriyet.com)

Connectionfrance sitesinde yayınlanan açıklamalar ise şu şekilde:

“Fransa anakarasının tüm bölgelerinde salgın ilan edildi. Sağlık ajansı Santé Publique France’ın (SPF) haftalık bültenine göre salgının ilk ayında 1100’den fazla insan hayatını kaybetti. Tıbbi kaynaklardan elde edilen tüm rakamlar – doktor randevularının sayısı ve hastaneye kabuller gibi – Domuz grip virüsünün hala yayılmakta olduğunu ve kötüleşebileceğini göstermektedir. Fransız acil servis ağı Oscour’ un rakamlarına göre, geçtiğimiz hafta ülke genelinde acil sağlık hizmetleri tarafından 12.000 ‘grip hastası görülmüş ve 1.823 acil durumu nedeniyle hastaneye kaldırılmıştı – önceki haftaya göre % 70 oranında bir artış görülüyor.” Ölenlerin büyük kısmının 65 yaş üstü ve çocukların olduğu gözlemlenmiştir.

Komşumuz Yunanistan’da da hızla yayılan virüsün yıl başından bugüne kadar 74 kişinin H1N1 virüsünün sebep olduğu grip salgınından hayatını kaybettiği bildirildi. (www.sondakika.com)

Kuş Gribi ve Domuz Gribinin neden olduğu ölümlere baktığımızda 245 ve 72 kişinin ölmüş olmasının yanında sadece son 2 haftada Fransa’da resmi olan 2800 ölüme ulaşmış bir virüs karşılığında neden karantinalar devrede değil? Neden ulaşım ve turizm şirketleri halen bir önlem almış değil ya da neden son dakika haberlerinde Dünya Sağlık Örgütü tarafından tüm dünya vatandaşları uyarılmıyor ? Ve bu güne kadar uzun yıllardır benzer bir salgın virüsü nasıl oluyor da ilk defa bir Avrupa ülkesinde çıkıyor?

Resmi kayıtların 3000’e yaklaştığını söylediği bir salgında gayri resmi bilgilerde ölümlerin 4000’lerin üzerine çıktığı söylenmekte, bu durumda Domuz gribi zamanında 72 kişinin ölmüş olmasına sebep olan grip için karantinalar başlatılmışken acaba Dünya liderleri bu virüsü kontrol altına almak için neyi bekliyor?


Sağlıcakla kaln,


Selin’den


Kaynak:


Dünya Sağlık Örgütü, Ulusal.com.tr, Gripplatformu.com, Kusgribi.gov.tr, Solunum.org.tr, Connectionfrance.com, Sante Publica France health agency